27 Aralık 2010 Pazartesi
Uzuuunca bir aranın ardından...
İşle ilgili olağandışı gelişmeler nedeniyle epeydir ihmal ettiğim bloğumuzu yavaş yavaş hayata döndürmenin zamanıdır artık.
Aslında hala çok yoğun,hatta ay sonu,yıl sonu olması sebebiyle ultra yoğun günler geçirsem de,bir şekilde,çok sevdiğim meşgalemi de daha fazla sekteye uğratmamak adına,kendimi zorlamaya karar verdim diyebilirim.
İşle ilgili gelişmelerden az biraz bahsetmek istiyorum öncelikle;
Artık o tadına doyulmaz sabah sefalarım yok maalesef.
Sabah 08:05 gibi çıkıyorum evden.08:15 gibi servise biniyor 08:25 gibi işyerinde oluyorum.Full yoğun bir mesainin ardından 17:30 da çıkıyorum,18:00 de evdeyim.Erken saatte evde olmak tabi işin iyi tarafı.
Bazen iş çıkışı büyük kuzuma sürpriz yapıp ben alıyorum okuldan.Sevinci görülmeye değer.Galoşlarımı takıp ansızın giriyorum sınıfa ve arkadan ellerimle kapatıp gözlerini,önce şaşkın sonra mutlu haline tanık oluyorum heyecanla.Hemen alıp gitmiyorum okuldan sınıfta arkadaşlarıyla beraber oyun oynuyoruz bir süre,hem arkadaşlarıyla ilişkisine şahit oluyor hemde hepsiyle ortak birşeyler yapıyor olmanın hazzını yaşıyoruz hep beraber.Sonra bazen ikimiz yürüyüş yaparak(Allahtan okul evimize 15 dk yürüme mesafesinde) bazende babamızın bizi gelip almasıyla evimizin yolunu tutuyoruz.
İşle ilgili ikinci detayda sorumluluğumun artmasıyla ilgili.Beraber çalıştığım arkadaşım proje değişikliği yapınca onun görevine ben getirildim.Ben şef o müdürdü dolayısıyla artık müdür olan ben olunca sorumluluklarımda arttı ve işe gireli 3 ay gibi kısa bir süre olduğundan(9 sene deneyimim olduğunu vurgulamak isterim)şirkete ve işe uyum süreciyle beraber epey yoğun ve yorucu oldu haliyle.
Neyse buna da alışıyor bu bünye,nelere alışmadı ki...
Çocuklarla ilgili gelişmeler ise;
Büyüyorlar işte,bazen dibine kadar,bazende hiç farkında olmadan yaş alıp gelişiyorlar.Diyaloglar şahane.Öyle replikler var ki bazen not edeyim de buraya da yazayım diyorum ama ihmal ediyor sonra da unutup gidiyorum.
Ama dün Yamaç'ın yolda yürürken ansızın,hiç alakasız bir şekilde sarfettiği bir cümle vardı ki hala kulağımda çınlıyor:
-"Anne keşke sen işe gitmesen,ben okula gitmesem,babam işe gitmese,kardeşlerim anneanneme gitmek zorunda kalmasalar,hep beraber evde otursak,hep beraber vakit geçirsek ne güzel olurdu dimi?"
-"Gerçekten böylemi düşünüyorsun oğlum?Daha mı mutlu olurdun bu şekilde" dedim.
-"Evet" dedi.
Yetmiyor,çocuklara bu kısıtlı vakit yetmiyor ne yazık ki.İstiyorlar ki her an yanlarında olalım,hep sarıp sarmalayalım ama olmuyor işte.Hayatın çarkı bu şekilde işliyor ve karşı koymak çoğu zaman imkansız.
Okulla ilgili sıkıntımız yok aslında,gayet keyifli ve uyumlu bir şekilde devam ediyoruz şükürler olsun.Hatta öyle ki hasta olup göndermediğimiz günlerde "ben okula gideceğim" diye tutturuyor çoğu kez.
Okul demişken;
Bu sabah veli toplantımız vardı,ama bu kez okulda değil semtimizin şık bir restaurantında 2 saat süren bir kahvaltı eşliğinde.Geç kalınmış ama şahane bir fikirdi,bu vesileyle teşekkür etmek isterim "Deniz Yıldızları Anaokulu"yetkililerinede.Oğlumun arkadaşlarının velilerini tanımak ve onlarla güzel sohbetler etmek ayrı bir keyif oldu benim için.Tabi sohbetimizin tek odağı vardı ÇOCUKLAR.Zaten anne olduktan sonra artık sohbetlerimizin ana teması hep onlar değil mi?
Yamaç'ın okul durumuyla ilgili zaten hep bilgi alıyordum öğretmenlerinden gerek yüzyüze ,gerek telefon yoluyla ama veli sıfatıyla katılıp topluluk önünde duymanın ayrı bir hazzı varmış,bunu da yaşamış oldum canım oğlumun sayesinde.İngilizce dersinde oldukça başarılıymış,hatta sınıfta en iyi,en meraklı,en ilgili öğrencilerinin Yamaç olduğunu söylemeleri çok mutlu etti beni.Halbuki evde kelime çalışırken sorduğum sorulara anlamsız cevaplar vermesi beni endişendiriyordu epeyce.Ama çocukların huyudur ya bu,üstüne düştükçe işi şaklabanlığa verir,ukalalık taslarlar.Akılları sıra "bana birşey öğretmeye çalışma sen giderken ben geliyordum" mu demeye çalışıyorlar acaba?
Daha neler göreceğiz bakalım...
Şimdilik bu kadar,ilk fırsatta kaldığımız yerden devam;)
Etiketler:
çalışan anne,
kısa kısa
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2'zleriniz oldugunu okuyunca hemen tikladim bir ikiz annesi olarak:)
YanıtlaSilkac yasindalar?
mutlu yillar...
Tam olarak 2,5 yaşındalar.
YanıtlaSilSize ve ailenize de mutlu yıllar...
bak bak nası buldu ikiz annelerini birbirlerini:) Yaruzem önce terfi için rebrik ederim, sonra hem çocuklar, hem terfi alacak kadar başarı, hem de bloga yazabilmenden dolayı 3 kez tebrik ederim.. maşşşallah sana.. tü tü:)
YanıtlaSilmerhaba
YanıtlaSilyazıyı okudum allah kolaylık versin.çocuklar ev iş şahsen ben böyle bir tempoyu kaldıramazdım. maşaallah bir de ikizleriniz varmış ikiz büyütmek ne zordur farklı yaşlardaki çocuklar bile okadar sorun çıkarırken.
allaha emanet olun
not
: çocuklarımını yaşını sormuşunuz
büyük kızım 15
diğer kızm 13.
oğullarım 3 ,9 ,11 yaşlarındalar
sevgiler
Allah yardımcınız olsun,ne kadar hareketli bir hayatınız var..maşallah iyi idare ediyorsunuz.çalışan kadınların çocuk yetiştirmesi çok daha zor tabi..benim henüz çocuğum yok ama olunca çok yorulacağımdan eminim.
YanıtlaSilblogunuzu izlemeye aldım,bana da bekliyorum.sevgiler
filizinevi.blogspot.com
Allah yardımcınız olsun,ne kadar hareketli bir hayatınız var..maşallah iyi idare ediyorsunuz.çalışan kadınların çocuk yetiştirmesi çok daha zor tabi..benim henüz çocuğum yok ama olunca çok yorulacağımdan eminim.
YanıtlaSilblogunuzu izlemeye aldım,bana da bekliyorum.sevgiler
filizinevi.blogspot.com
Deli Annem canım annem,algıda seçicilik meselesi.Bende ikizleri olan birini duyduğumda aynı ilgiyi gösteriyorum haliyle.Benimle ilgili güzel düşüncelerinden dolayı teşekkür ederim.İdare ediyoruz bi şekilde işte.Ben ki tek çocuk sorumluluğunu taşıyamayacağımı düşünürken 3 çocukla bunca tempoyu kaldırıyor olmamı hayretle karşılıyorum.Ama Canım Annemin emeklerini unutmamak gerek.O olmasa hayatta üstesinden gelemezdim.Allah uzun ömürler versin....
YanıtlaSilSende benden farklıymışsın gibi konuşma arkadaşım.sana da maşallah.Kaşı poponu:)
Onlar uyurken;
YanıtlaSil2 şer yıl arayla 5 çocuk asıl size bravo demek lazım.Kim bilir ne zorluklar çekmişsinizdir onları büyütürken.Allah hepimize kolaylıklar versin.Evlatlarımıza da uzun ömürler nasip etsin.
Sevgiler...
Teşekkür ederim Filizcim.Başa gelen çekilir,idare etmek zorundayız.Sevgileri olmasa çekilecek şey değil.Ama onlarsız bir hayat düşünemiyorum.
YanıtlaSilBloğunu izlemeye aldım.Takipte olacağım.
Sevgiler...
Canım öncelikle tebrik ederim yeni görevin hayırlı uğurlu olsun başarılar dilerim.
YanıtlaSilSenin temponda gayet hızlı 41 kere maşallah her yere yetişiyorsun.Çocuklara gelince hep evde olsan da yetmiyor onlara inan bu seferde çöp atmaya bile gitsen anne gitme diye tutunuyorlar.Büyünce gururla dolaşacaklar yanında benim annem süper anne diye:)
merhaba..
YanıtlaSilİade-i ziyarete geldim.
Sizi tanımak güzel.İkizlerle tanışmak daha da güzel.Sık sık görüşmek dileğiyle...
Canım blogumdaki yazılarla ilgili aynı fikirdeyiz.Canım çok sıkkındı yazarsam belki rahatlarım dedim bu seferde yazdığım için huzursuz oldum.
YanıtlaSilİki yazımıda yayından çektim.Ortak olduğun derdime sağol.
Terfi için tebrik ederim. Çocuklar için de ben 1 taneyle başaçıkamıyorum.
YanıtlaSil