12 Ocak 2011 Çarşamba

Annelik Geçmişi / Saplantılar


İlkler her zaman heyecan verir insana.Beraberinde de korku,tecrübesizlik,evham,panik hali...
İlk Annelik deneyimiyse bambaşkadır bir kadının hayatında.Her türlü duygunun doruklarda yaşandığı,insanı şekilden şekile sokan,çelişik,değişik,karışık,kuruşuk bişey işte ANNELİK...

Oğlum doğupta hastanede geçirdiğimiz ilk günün ardından eve döndüğümüzde yepyeni bir hayatın kapıları açılmıştı önümüzde.
Bebeğim herşeyim olmuştu artık,gözümden sakınıyordum onu,kimseler kucaklamasın,öpmesin,istiyordum.Ya mikrop kaparsa,ya hasta olursa alimallah...Bulunduğu ortama asla cep telefonu sokmuyor sokturtmuyordum.Eve gelen herkes,cep telefonunu kapı girişinde bırakıyor ve öyle giriyordu yanımıza.Salondaki bütün canlı bitkiler diğer odalara taşınmıştı,ortamdaki oksijeni alıp götürmesin diye.

İlk banyosu,büyüklerimizin ısrarlarına rağmen göbeği düşene kadar kesinlikle yaptırılmadı.Yaptırılmaya başlayıncada mutlaka kaynayıp ılıtılmış suyla.Bebeğimi mümkün olduğunca öptürtmüyordum kimselere,es kaza öpen olursa ıslatılmış bezle siliyordum gizli gizli.Altını muhakkak ıslak pamukla siliyordum,ıslak mendil kullanmaya çooook sonraları başladım,onda da feci bir paranoyaklık yaparak,ıslak mendilleri bir güzel yıkayıp öyle kullanıyordum,kimyasal maddeleri temizlemek adına.Onun giysileri,ayrı bir kirli sepetinde ve bizimkilerden ayrı olarak bitkisel sabun tozuyla yıkanıyordu muhakkak.Kullandığımız bütün ekipmanlar illaki steril ediliyordu,içim rahat etmiyordu başka türlü.

6 ayı bitipte ek gıdalara geçtiğimizde aynı titizlik artarak devam etti.Artık günlük sebze ve meyve püreleri hazırlanıyordu.Hergün en az 5 çeşit sebze ve pirinç ile buharda ve günlük pişiriliyordu püreler.Mutlaka tel süzgeçten geçirilerek,rondoda değil.İçine bir kaşık sızma zeytinyağı ama pişirdikten sonra dahil edilerek.Fazlası olursa pürenin -ki mutlaka oluyordu,aynen çöpe(tatsız,tutsuz olduğundan biz yiyemiyorduk,birde hergün sebze çorbası yenmez ki dimi).Bir sonraki gün asla o yemek konmuyordu bebeğin önüne,annem bir günden bişey olmaz canım dese de benim içim rahat etmiyordu.Derin dondurucuya balık(illaki somon),kıyma,parça et ve tavuk istiflemiştim minik porsiyonlar halinde.Hergün  birini katıyordum püresine,ve ayda bir karaciğer A vitamini ve demir katkısından ötürü.Öğleden sonra,mevsim meyvelerinden cam rendeden geçirip hazırladığım meyve püresini,evde yaptığım yoğurtla karıştırıp,biraz bebe bisküvisi ve daha önceden un haline getirerek kavanozladığım badem,ceviz,fındık karışımından ilave ederek veriyordum.
Bu nedenle epey tontiş bir oğulcuğum vardı nitekim.

Birde el yıkama sapkınlığım var dı ki akıllara ziyan.Gerek kendi ellerimi,gerek oğlumun ellerini dakka başı antibakteriyel sabunla yıkamaktan ellerimiz topuk taşına dönmüştü artık.
Gerek internet,gerekse ideal anneliğe dair edindiğim kitaplardan sürekli yeni tüyolar alıyor,bunları hayata geçirmeye elim erdiğince uğraş veriyordum.İznim bitip işe döndüğümde,oğlumu artık eskisi kadar göremediğimden işten döner dönmez onla maksimum şekilde faydalı vakit geçirmeye çabalıyordum.

Peki,tüm bunları yapıyorum diye en bi mükemmel,süper,hiper,ultra ne bileyim işte,her bişey annemiydim ben?
Yok canım,ne münasebet,haşa,kimin haddine,
Arada sinir harplerim,çatışmalarım,dengesizliklerim,depresif hallerim,asla yapmam deyipte yaptıklarım olmuyormuydu?
Sürüyle...

Mükemmel anne olmaya çabaladıkça,kendinizden ödün veriyor,kendinizle çelişiyor,sürekli kuruntular ediniyor,içinizde envai çeşit kurtlar üretiyor,mutlulukla tadını çıkara çıkara geçireceğiniz birbirinden lezzetli dakikaların yerine,sorun üstüne sorun ediniyor,sonra da depresif,vicdani rahatsızlıklarla boğuşan,hiçbişeye yetişemeyen,huzuru elinden çoookktan kaçırmış,kaçacak delik arayan,özgürlük peşinde koşan,kuaförün adresini unutmuş,kiloları yüzünden hayata küsmüş,eşiyle arasında uçurumlar oluşmuş,mutluluk treni istasyonuna uğramayalı çoook uzun zaman olmuş,umutsuz bir kadın dahası "Anne" haline gelinmiyor mu?

Belki herşeyi kendi akışına bıraksak ve çok irdelemesek daha bi kolay olacak sanki herşey.

Çocuklara koşulsuz hoşgörü gerek,sınırları çizmek ve o sınırların içinde koca bir dünya yaratmak gerek,sonsuz ve karşılıksız sevgi gerek,güven gerek,ama en önemlisi;

Mutlu ebeveyn ve huzur dolu bir yuva gerek...


10 yorum:

  1. çok güzel olmuş çok benzettim kendime ama 2.leri anlatmamışsın, ne kadar olsa da bu kadar özenli olamıyor insan, biraz daha saldım çayıra hali oluyor değil mi :)))

    YanıtlaSil
  2. Merhaba Yaruzeciğim, o son sözün üzerine fazla da bir şey söylenemez değil mi :)

    Bu arada mim ini unutmadım. Hatta her gün kafamdan yazıp yazıp duruyorum. Şu finallerden sonra hemen yazacağım, konusunu çok sevmiştim. Sevgilerimle.

    YanıtlaSil
  3. ne birincide ne ikincide böyle bir anne olmadım.olamam genimde yok.yine de çok zorlandım annelik deneyimimden.bravo ne diyeyim ki size:)

    YanıtlaSil
  4. Yağız 'ın kucağa vermiyorum diye bana küsmüşlerdi.Üst katımda eşimin ailesi oturuyor ama Yağız 'ın aşıları tamamlanana kadar çok nadir çıkardım onu üst kata.Bebekliğini doğru dürüst göremediler.Eşimin ailesi temizlik konusunda fazla rahat , Yağız kesin mikrop kapar diye çıkamadım , emeklemeye başlayınca ise hiç çıkmadım.Ev hem dubleks hemde az hijyenli.Merdivenden düşerse hasta olursa derken , Yağız baya geç tanıdı akrabalarını.Şimdi olsa yapmazdım o kadar...Ama o günlerinde ayrı bir güzelliği vardı.Son sözüne katılıyorum , gerçektende çok doğru.Aynı hataları yaptığım için şuan fazla rahat bir anne olma yolundayım.İşler uğruna kendimi yıpratmaktan , çalışamıyorum diye kendimi suçlammaktan vazgeçtim ve kabullenmeyi öğrendim.Şimdi Yağız daha mutlu ,, eşim de mutlu bende huzurluyum :)))

    YanıtlaSil
  5. Zamane anneleri hep aynı şeyleri mi yaşıyoruz. Sürekli ponpalanan kriterlerle çocuk yetiştirmeye çalışırken; insan olduğumuzu sabrımızın enerjimizin tükendiği noktalarda saçmaladığımızı fark etmiyoruz. Anlattıkların o kadar tanıdık ki; aynı şeyleri yapmış aynı hisleri duymuşuz...

    YanıtlaSil
  6. Ben daha rahattım galiba yemek kısmı hariç o kısmı okurken kendimi okuyor gibi oldum bir anda sanki beni bilen birisi benim için yazmıştı :)
    Ama çok pamuk pamuk büyütmedim ben kızları kız oldukları için bir süre ıslak mendil kullanma demişti doktorumuz idrar yolu iltihabı yapıyormuş bir yaşlarına girene kadar ılık su ve bezle (pamukta lif bırakabiliyor tehlikeli) temizlemiştim o kadar.
    Son cümleye bayıldım yalnız keşke hiç bir şeyi dert etmesek.

    YanıtlaSil
  7. Canım arkadaşım,çok güzel bir yazı olmuş,hepimiz aşağ-yukarı benzer şeyler yaşamışız,ama ben de 2. lerde nasıl oluyor,onu merak ettim :) ''sınırları çizmek ve sınırların içinde kocaman bir dünya yaratmak'' bu söyleme de bayıldım..çok kolay olmasa da bunu yapmak,haklısın..

    YanıtlaSil
  8. Sevgili anne kaleminden,
    teşekkür ederim.İlkinde gösterilen itina ne yazık ki ikincilerde o denli gösterilmiyor.Onu da annelik geçmişi adlı başlıkta anlatacağım yakın zamanda...
    Sevgiler...

    YanıtlaSil
  9. Busecim,
    öyle değil mi?Mutlu anne baba,mutlu çocuklar,işin özeti budur ama birde idrak edebilsek.
    Mimi cevaplamanı sabırsızlıkla bekliyorum.Finaller içinde kolaylıklar ve başarılar diliyorum.İki çocukla vallahi bravo sana...Benim annelerim süper yawww...

    Sitarecim,
    Belkide senin yaptığın en doğrusu,bu kadar özenmelerinin neticesinde,kendini yıpratıyor ve çocuğunun mutluluğuna harcayacağın enerjinden çalıyorsun.En iyisi koyverelim gitsin...

    İçimizdeki karnaval,

    Ay vallahi sende benim gibiymişsin.Bende kayınvalideme birgün anne öpme yanakalrı tahriş oluyor demiştim de çok bozulmuştu.Şimdi kızıyorum kendime.O kadar titrenmelerimiz yersizmiş aslında.Şimdi ikizlerde hiç öyle saplantılarım yok.Herşey olduğu kadar.Ne yapalım yahu.Süper güçlere sahip değiliz ki...

    YanıtlaSil
  10. annelilicim,
    Çok haklısın,hepimiz bu konuda hemfikiriz zaten,ama dediğin gibi deneyimsizliklerimizden kimi zaman saçmalayabiliyoruz.Olsun deneyimler hatalarla kazanılır.
    Sevgiler...

    Aylincim,
    İyi yapmışsın,fazlası her zaman zarar.Rahat olmak lazım bazı konularda,olabildiğince herşey.Neticede insanız.Çocukların mutluluğuna odaklanmalı daha ziyade...
    Sevgiler canım...

    Hatcem,
    teşekkür ederim.Valla ikincilerde daha relaxtım bu bir gerçek ve bu nedenle onlar kendilerine yetmeyi daha kolay ve hızlı öğrendiler.Yanlış yapmışım meğer birçok konuda.2 lerde elde edilen tecrübe sayesinde aslında herşey daha kolay yoluna giriyor canım,
    Sevgiler...

    YanıtlaSil

Yorulmadan yorumladığınız için teşekkür ederiz...

Related Posts with Thumbnails